HAYVAN KADAR DEĞERİMİZ YOK..!

Sarsıntıların halen devam ettiği Çanakkale’de korku ve panik hakim. Ancak çok sayıda evin yıkıldığı, araçların zarar gördüğü ve hayvanların telef olduğu Ayvacık köyleri kadar vatandaşların mağdur olduğu başka bir bölge yok. Mağduriyet öyle büyük ki isyan sansürsüz olarak kelimelere döküldü.

İmece usulü yıkıntılardan mal kurtarıyorlar…

Başta Taşağıl, Tuzla, Yukarı, Çam ve Gülpınar olmak üzere birçok köyde ilk şoku atlatan vatandaşlar kendi imkanlarıyla arama, kurtarma çalışması gerçekleştirdi. Can kaybının olmadığı deprem sonrası kış günü evleri yıkılması nedeniyle açıkta kalan vatandaşlar mal derdine düştü ve çökme riskine karşın hasarlı evlere girerek imece usulü eşyalarını dışarı çıkarttı.

Bahçede oturmuş gelecek yardımı bekliyorlar…

Devlet görevlilerinden önce Ayvacık’a bağlı Yukarı Köyüne giden DHA Muhabiri Burak Gezen, çarpıcı görüntüler kaydederken yürek sızlatan sitem dolu röportajlar gerçekleştirdi. Yıkılan evinin altında kalan köpeği telef olan İbrahim Polat, elektrikler kesildiği için kapıyı bulamadığını ve kaçamadığını söyledi. Psikolojisi bozulan Polat, korkudan hala şokta olduğunu belirtirken yine evi yıkılan 85 yaşında ki bir ninenin konuşmakta güçlük çektiği görüldü. Annesi ölen bir kuzuyu bir an olsun kucağından ayırmayan bir başka nine ise bahçede gelecek yardımı bekliyor.

Hayvan kadar değerimiz yok, hani devlet nerde…

Halen devam eden sarsınlar karşısında her an yıkılma ve enkazın altında kalma tehlikesi bulunan evlere girerek eşyalarını kurtarmaya çalışan vatandaşlardan biri olan Alaeddin isimli köylünün isyanı ise montajlanmamış ham görüntülere yansıdı.

Depreme uykuda yakalan ve yatağının bulunduğu odanın duvar ve çatısı tamamen çöken vatandaş; “Evim kısmen çöktü, halen tehlikeli ama eşyaları kurtarmaya çalışıyoruz. Kış günü ne yapacağız, eşyalar lazım, mecburuz. Evet tehlikeli ama hani görevli, hani devlet. Devlet var diyor ya millet, devlet yok. Köylü milletin efendisi diyorlar. Milletin efendisi falan değil, köylü milletin hayvanı. Bizim sadece boynumuzda, sırtımızda saman yok. Hayvan kadar değerimiz de yok. Hani devlet” diyerek hayatı pahasına yıkık evin içinden eşya çıkarmaya devam etti.