EVET DEDİM ÇÜNKÜ..!

CHP Milletvekili aday adayı Hikmet Yurteri, sosyal medya üzerinden Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ı eleştirdiği için disiplin kuruluna sevk edilmiş ve ardından gönül verdiği partisinden ihraç edilmişti. Partisine geri dönebilmek için hukuk mücadelesi başlatan Yurteri, uzayan mahkeme sürecinde sevenlerince yalnız bırakılmamış ve geniş bir kitle tarafından desteklenmişti.

Referandum sürecine girilmesiyle birlikte artık üyesi olmasa da “Hayır” oyu için eşiyle birlikte köy kasaba çalışacağını açıklayan Hikmet Yurteri, partisine geri dönmesinin ardından CHP Genel Başkanlığına aday olacağını da açıklayarak dikkatleri üzerine çekmişti.

“HAYIR” BU HİKMET OLAMAZ DEDİLER….

Ancak ne olduysa referanduma bir gün kala fikrini değiştirdi ve yine sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamayla kararının “Evet” olduğunu duyurdu. Yurteri’nin bu beklenmedik çıkışı destekçileri arasında adeta şok etkisi yarattı. Profil resmini evet olarak değiştirdi, yaptığı açıklamalarla özgür iradesiyle kendi kararı olduğunu açıkladı ancak buna rağmen birçok kimse ısrarla inanmak istemedi ve sosyal medya hesabının hacklendiği ileri sürüldü. Öte yandan son dakika golü yiyen çok sayıda destekçisi Çanakkale’nin gündemine oturan Yurteri’ye telefonla ulaşılamayınca paylaşım ve yorumlarla hakaretler yağdırmaya başladı.

Sosyal medyada hala CHP’li Hikmet Yurteri’nin gerçekten evet mi dediği yoksa hesabının mı eklendiği tartışılırken beklenen açıklama kendisinden geldi. Eleştiri oklarının hedefinde ki Yurteri, referandum da neden “Evet” dediğini gerekçeleriyle ilk kez Çanakkale Özel Haber’e açıkladı.

HAYIRCI YURTERİ’NİN KIRILMA NOKTASI..!

İşte eski CHP’li, bazılarına göre yeni AK Parti’li Hikmet Yurteri’nin o merakla beklenen açıklaması;

“Gönül verdiğim Cumhuriyet Halk Partisinin referandumda hayır kararı vermesinin ardından bende parti kararları doğrultusunda aylar öncesinden hayır için çalışma yapacağımı açıklamıştım. Fakat geçen zaman zarfında okuyup, araştırmalarım ve derin incelemelerim sonucu hayır demenin ülkemiz ve milletimiz yararına olamayacağını gördüm ve bu zaman zarfında evet dememi gerektiren önemli kırılma noktalarım oldu.

Bunlardan birincisi, ülkemizin bölünmesini ve parçalanmasını isteyen PKK yöneticilerinin hayır açıklamaları yapmaları olmuştur.

İkinci büyük kırılma noktam ise, ülkemize, milli irademize karşı yapılmış hain darbe kalkışmasına CHP genel başkanının kontrollü darbe demesi olmuştur. Bu hain kalkışmaya kontrollü darbe demek, tüm şehit ve gazilerimize hakaret, tüm milli değerlerimize saygısızlıktır.

Ayrıca bir çok Avrupa ülkesinin PKK ve FETÖ terör örgütü mensuplarını bağrına basması ve ülkemize  karşı olumsuz tutum ve davranışları fikirlerimin değişmesinde önemli bir rol oynamıştır.

Referanduma sunulan  hükümet sistemiyle ilgili 18 madde içerisinde eleştiri götüren bazı kısımlar mutlaka var, lakin bunlar düzeltilebilir, değiştirilebilir ve iyileştirilebilir şeylerdir. Siyaset cesaret işidir. Halktan korkarak ve kaçarak siyaset yapmak doğru değildir.

Sonuç itibariyle seçilecek olan cumhurbaşkanını halk seçecektir. Milli iradeye inanan ve egemenliğin kayıtsız şartsız millet olduğuna inanan birisiyim. Milletin kendi cumhurbaşkanını ve hükümetini seçmesine hayır demek demokrasiye inanmamaktır. Ben demokrasiye inanan ve halkın vereceği her türlü karara saygı duyan birisiyim. Kısacası ülkemizin istikrarlı bir şekilde büyümesi, güçlenmesi ve bir daha darbelere, karanlık günlere dönmemesi ve bölünmemesi için kararım EVET olmuştur.”