Merhabalar…
Hiçbir şey yapmak istememek hepimizin başına mutlaka sıklıkla gelmiştir. Bunaldığımız, aynı şeyleri yapmaktan sıkıldığımız, koşturmaktan yorulduğumuz çokça oluyor. Farklı kültürlerin rahatlamak ve kendilerini iyi hissetmek için geliştirdiği çeşitli ritüelleri olduğunu duymuş olabilirsiniz. Bu yazımda ben de Hollandalıların rahatlamak ve yoğun hayat akışına mola vermek için yaptıkları ve son zamanlarda adından sıkça bahsedilen bir akımdan bahsetmek istedim: “Niksen”. “Ne yapıyorsun?” ya da “Ne yapmıyorsun?” sorularının her ikisine de aynı cevabın verilebilmesini sağlamaya aday bir kavram bence.
Olmazsa olmaz denilen tempolu yaşamın modasının artık geçtiği, gün boyunca bir işten diğerine koşturmanın matah sayılmadığı belirtiliyor bazı uzmanlar tarafından. Çok meşgul olmanın önemli hissettirdiği tartışılmaya devam ederken; tükenmişlik sendromu, anksiyete, stres gibi rahatsızlıklardan bıkan insanlar artık hiçbir şey yapmadan durabilmeyi konuşuyor. Sürekli takviye, destek almak yerine insanlar kendilerini iyileştirmenin yeni yollarını arıyor. Ve işte hiçbir şey yapmadan durabilmek, iyi hissetmenin yeni yollarından biri olarak dikkat çekiyor. Hollandalılar ise bunu bir kelimeyle özetliyor: “Niksen”
Niksen nedir?
Niksen, en basit haliyle “hiçbir şey yapmamak” veya “suçluluk hissetmeden rahatlayabilmek, mola verebilmek” şeklinde açıklanıyor. Bu kavramın özünde; bilinçli olarak enerji ve zamanımızı bir amaca ya da bitirilmesi gereken bir işe harcamamak yatıyor. Bunun yerine hiçbir şey yapmadan oturup, camdan dışarı bakmak bile Niksen uygulaması sayılıyor. Sürekli meşgul olmak, günümüze kadar Batı kültürünün başarı tanımının bir parçası olarak kabul görmüş. Hiç durmadan çalışan, hep meşgul olan insanlar daha havalı görünüyor, elinden cep telefonunu, tableti bir an bile düşürmemek “önemli” olmanın halen simgesi sayılıyor. Günlük program ne kadar sıkışıksa, başarma hissi o kadar yüksek oluyor. Ancak bu, geçici bir tatmin olarak nitelendiriliyor. Yoğun yaşanan hayatlar artık yeni bir anlayış ihtiyacı doğurmaya başlıyor.
Peki bunlara cevap olarak “Niksen” ne anlam ifade ediyor? Niksen’in boş durmak veya boş oturmaktan farkı, hiçbir şey yapmadan durmayı bir şeye yönelik bir amaç haline getiriyor olması. Başka bir deyişle, oldukça anlamlı bir yapmama halini anlatıyor. Özellikle bir şey yapmamak, yapma halinden farklı olasılıklar içeriyor. Akıl sağlığımız, üretkenliğimiz ve iyilik halimiz için her zaman bir şeyler yapmak gerektiği düşünülürken, hiçbir şey yapmadan durulan anlar yaşama seçeneği, kulağa oldukça ilginç geliyor ve yaratıcılığımızı tetiklediği belirtiliyor.
Bunu bildiğimiz tembellik diye düşündüyseniz, Hollandalılar buna bir cevap vermiş: Bu yaklaşımın can alıcı noktası “bilinçli olmak”. Gün içinde verilen “bilinçli” molalar ile hem kaygı gibi olumsuz duyguların etkisi azalıyor, hem de üretkenliğimiz artıyormuş.
Programımız ne kadar yoğun olursa olsun, küçük bir “Niksen” anını kendimize hediye etmeyi deneyelim mi? Bu anlar sadece durmakla ilgili de değil. Hiçbir amaç olmaksızın hareket etmek de bir nevi Niksen. Sürekli bir iş peşinde koşarken amaçsızca dans etme dakikaları bulmak mesela…
Niksen nasıl uygulanıyor?
Boşluğa ihtiyacımız olduğunu fark etmek, kendi boş zaman tanımını yapmak, ortaya çıkan boşluğu, yaşamın basit zevkleriyle doldurmak Niksen’in bize tavsiyeleri…
Çocuklarla Niksen nasıl olur?
“Kaliteli zaman” geçirmek için birlikte puzzle yapmak, kitap okumak, yapılandırılmış oyunlar oynamak için telaşa kapılıyorsanız bir an durun diyor Niksen. Çocuğunuzla Niksen zamanları yaşamak iyi gelebilir. Birlikte geçireceğiniz kısıtlı zaman için çocuğunuz sürekli bir beklenti halinde ise onu şaşırtmayı deneyin. Hiçbir şey yapmayacağınızı söyleyin ve tepkisini bekleyin. Sürekli meşgul zihni yerine çocuksuluğunu ortaya koymasına fırsat tanıyın. Merak etmeyin, canınız hiç sıkılmayacak! Çocuğunuz da bundan mutlu olacak… Niksen bunu böyle belirtiyor. Ne dersiniz?
Eskiden “Niksen “kelimesi tembellik ve üretkenlikten yoksun olmak olarak görülürken, belki de son yıllarda hayatlarımızda stresi hat safhada hissetmemiz ve tembelliğe biraz olsun ihtiyaç duymamızdan dolayı, günümüzde dünya trendleri arasında yerini almış bir kavram haline gelmiş. Çok değil sadece 1 gün deneyebilmeyi istiyorum. Teslim olmak, kabullenmek, sorumluluk almamak, zihni boşaltmak, pencereden bakarak yağmurun dinmesini beklemek, amaçsızca dans etmek…
Bu konuda Olga Mecking’in “Niksen – Hollandalıların Hiçbir Şey Yapmama Sanatı” kitabını okuyabilirsiniz.
Sevgilerle…
Ebru MUTLU ÖZDAMAR
Okul Öncesi Eğitimcisi