“TÜRKİYE NEREDEN NEREYE GELDİ..!”

Türkiye’nin ekonomide geldiği noktaya vurgu yaparken son derece dikkat çekici bir örnek veren Belediye Başkanı Gökhan; “Kredi talebimizi geri çeviren İller Bankası bizden borç para istedi” dedi. Şaşkınlığını “İnanılır gibi değil” diyerek özetleyen Ülgür Gökhan, Çanakkale Belediyesi olarak 1 milyon lira gönderdiklerini ilk kez açıkladı…

Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, hafta sonu gerçekleştirilecek olan seçim öncesi siyasi çalışmalarını hızlandırdı. Başkan Gökhan, Çanakkale merkezde sık sık vatandaşlarla bir araya gelirken aynı zamanda ilçe ve köyleri de ziyaret etmeyi ihmal emiyor.

Ziyaret programı kapsamında önce ki gece Sarıcaeli, Dörtyol ve Saraycık köylerinde halka hitap eden Ülgür Gökhan, çiftçi ve üreticinin sorunlarına değindi, çözüm önerilerini paylaştı. Köylülerin yakın ilgi gösterdiği tecrübeli siyasetçiyi, CHP İl Başkanı İsmet Güneşhan, Merkez İlçe Başkanı Ali Uyanık ile CHP’nin İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisi üyeleri de yalnız bırakmadı.

KAYNAK ÇOK, YETERKİ YOLSUZLUK OLMASIN, PEŞKEŞ YAPILMASIN..!

Meclis için CHP’ye, Cumhurbaşkanlığı için ise adayları Muharrem İnce’ye oy isteyen Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, partisinin projelerinden bahsederken; “Diyorlar ki kaynağı nereden bulacaksınız. Türkiye’nin çok ciddi anlamda kaynağı var ve bu konuda hiçbir sıkıntı ve şüphe yok. Yeter ki tasarruf edelim, israf etmeyelim. İhalelerde yolsuzluk yapmayalım, ona buna peşkeş çekmeyelim. İhale kanununu 180 kere değiştirmeyelim. Niye değiştiriyorsunuz ki? Belediye başkanı olarak bende İhale Kanununa tabiyim. Benim hiç böyle değiştirme ihtiyacım olmadı. İhalelerimi yapıyorum, tasarrufu mu yapıyorum. Çanakkale Belediyesi iyi kötü yatırımlarını yapıyor. Alt ve üst yapısıyla yatırım ve hizmetlerine devam ediyor. Festivalini, kültürel ve sanatsal etkinliklerini gayet başarılı bir şekilde gerçekleştiriyor. Aynı zamanda belediyemiz iyi ve ciddi de bir istihdam yaratıyor. Ama Çanakkale Belediyesi kaynaklarını doğru kullanıyor. Hem bunları yapıyoruz, hem paramız var hem de gayrimenkullerimizi arttırıyoruz arkadaşlar. Gayrimenkulleri satmıyoruz tam aksine ilave ediyoruz. İlave tapu elde ediyoruz. Çünkü biz, en ufak arsayı satmak yerine kat karşılığı veriyoruz” şeklinde konuştu.

BORÇ İSTEYEN İLLER BANKASINA 1 MİLYON TL VERDİM…!

Türkiye’nin ekonomide geldiği noktaya değinirken son derece dikkat çekici bir örnek veren Başkan Gökhan; “İller Bankası’nı duymuşsunuzdur. İller Bankası belediyeler ve özel idarelerin kredi ihtiyacını temin için kurulmuş bankalardır. Bunların sermayedarlarından biride belediyeler ve il özel idareleridir. Biz her sene oraya sermaye yatırırız. Sonra ihtiyaç hallerinde kredi alırız ve bunu daha düşük faizle daha uzun vadede geri öderiz. Şimdi ise geldiğimiz nokta maalesef şu. İller Bankası bizden borç para istedi. İnanılır gibi değil. Ben kredi talep ederken, ‘Kusura bakma bu yıl veremeyeceğiz’ dedi ve bizden para istedi. Aynı Ziraat Bankası faizini vermek şartıyla. Çünkü biz paramızı kamu bankalarından başkasına veremiyoruz. Çanakkale Belediyesi olarak 1 milyon lira para gönderdim İller Bankasına. Paramız şuan orda hesapta duruyor ve tabi faizini alacağız. Nereden nereye geldik, nerelerdeyiz arkadaşlar görüyor musunuz. Bakın devletin geldiği durumlara bakın. Müteahhitlere daha önce açılan krediler ödenmiyor, ödenemiyor” dedi.

TÜRKİYE ARTIK YABANCI YATIRIMCIYA GÜVEN VERMİYOR..!

24 Haziran’dan sonra bizi çok ciddi işler bekliyor diyerek seçime ve kullanılacak her bir oyun önemine vurgu yapan Ülgür Gökhan; “Başımıza taş yağabilir. Bu bir tehdit veya korkutma değil. Çünkü eğer hukuk düzenini garanti altına almazsak, OHAL’i kaldıramazsak, hiçbir yabancı yatırımcı, sermaye buraya, bize gelmez. Hiç kimse bize kaynak, borç bile olsa para vermez. Sen şimdi Suriye’ye yada Irak’a gidip para yatırır mısın. Ama gidip bir Fransa yada İsviçre’ye yatırırsın. Çünkü paran güvencede, lazım olursa alırım dersin. Ama şuan burada ne olacağı belli mi. Maalesef Türkiye işte bu durumda. Kaynaklarımız tükenmiş durumda. Daha doğrusu kredimiz tükenmiş durumda” diyerek Türkiye’nin artık yabancı yatırımcıya güven vermediğini söyledi.

BANA İNANIN VE GÜVENİN, AKSİ HALDE HESAP SORUN..!

24 Haziran seçimlerinin Türkiye açısından son derece önemli olduğunun altını bir kez daha çizerek; “Bakın geçen sene yine buraya geldim, sizlerle sohbet ettim anlattım. Ogün söylediklerimin sonuçlarını gördünüz. Ne kadar doğru şeyler söylediğimi yaşayarak anladınız. Çünkü bunların böyle olmayacağını söylemiştim ve yine söylüyorum. Bana yine inanın ve güvenin. Benim sizleri kandırma şansım yok, Çünkü ben Çanakkale’deyim. Her gün çarşı, pazar bir yerlerde karşılaşıyoruz. Sen böyle dedin ama öyle değilmiş dersiniz, bana hesap sorarsınız” dedi.

DEMEDİ DEMEYİN, 25 HAZİRAN SABAHI ÜLKEMİZİ RİSKE ETMEYİN..!

En doğru kararı vererek bu ülkeyi bu tehlikeden kurtaracaksınız diyen Ülgür Gökhan, konuşmasını şu vurucu cümlelerle tamamladı; “Ne olur 24 Haziran’da çok dikkatli olun ve lütfen adayımız Muharrem İnce’ye oylarınızı verin. Çünkü oda sizlere söz veriyor. Devlet kasasından israflar bitecek diyor, Olağan Üstü Hal 48 saat içinde kalkacak diyor. 300 odalı yazlık sarayı engelli çocuklar ve ailelerine tahsis edeceğim diyor. Sarayda oturmayacağım Atatürk’ün köşkünde oturacağım ve o sarayı bilim yuvası yapacağım diyor. Bilim diyor, teknolojik gelişme diyor. İşte bu yüzden ne olur bir onu dinleyin birde diğerlerini dinleyin ve ona göre karar verin. Ama bana sorarsanız Muharrem İnce’ye güvenin ve Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy verin. Tabiatıyla benim talebim, dileğim ve isteğim budur ama en azından oyunuzu mutlaka millet ittifakına dahil partilerden birine verin. Böylece 25 Haziran sabahı ülkemizi riske etmeyelim. Nasıl referandumda doğru karar verdiniz ve yaşadığımız süreçte ne kadar haklı olduğumuzu gördünüz, inanıyorum ki yine aynı hassasiyetle doğru kararı vererek bu ülkeyi bu tehlikeden kurtaracaksınız. Bunları açıklamak benim görevim ve sizleri doğru bilgilendirmek boynumun borcu. Yarın demedi demeyin, çünkü ben bugüne kadar sizlere hiçbir zaman yalan söylemedim. Hiç kimse bana şu konuda yalan söyledin diyemez. Çünkü biz iç içe yaşıyor her gün yüz yüze bakıyoruz.”