BENZERSİZ BİR LEZZET

Malatya’nın pestilden yapılan meşhur cevizli sucuğu olurda Biga’nın cevizli lokumu neden olmasın diye düşünerek işe koyulan Recep Bozdağ ile ustası, bugün ünü sadece Türkiye’ye değil tüm dünya’ya yayılan bir lezzetin yaratıcısı olmuş. Bu öyle bir lezzet ki sadece tadı damaklarda kalmıyor aynı zamanda her derde de deva oluyor. Biga’ya yolu düşen herkesin mutlaka tatması gereken bu lezzet, aynı zamanda tatlı yiyelim tatlı konuşalım diyen herkes için değerli bir hediye…

Biga’ya yolu düşen ve hatta onun eşsiz lezzeti için yolunu değiştiren herkesin aradığı bir tattır Biga Cevizli Lokumu. Tatlıda yenilik arayışı ile başlayan, deneme yanılma yöntemiyle bugünkü lezzetine kavuşan Biga Cevizli Lokumu, artık dünyanın her yerine hediyelik olarak giden yerel bir tat olmuş. Eğer sizin yolunuz hala Biga’ya düşmediyse ve bu mükemmel lokumun tadını hala damağınızda hissetmediyseniz bizden söylemesi, yolunuz mutlaka bu şirin ilçeden geçsin…

Biga Cevizli Lokumunun doğuş hikayesi de kendi gibi bir hayli ilginç. Bu lezzetin yaratıcılarından ve baş ustalarından olan Recep Bozdağ, 1968 yılından Güvemalan köyünden çıkıp Biga’da lokumcu Yahya Çolak’ın yanında çırak olarak çalışmaya başlamış. O zamanlar bildiğimiz sade lokum ve akide şekeri üretiminden ibaret olan şekerlemecilik usta ile çırağını yeni arayışlara itmiş. Malatya’nın pestilden yapılan cevizli sucuğu varsa bizim niye cevizli lokumumuz olmasın diyen ikili, başlamışlar yeni formüllerini uygulamaya koymaya. Önce sade lokum ve pudra şekeri denemişler olmamış, susam koymuşlar tutmamış. Yeni bir lokum çeşidi için farklılık yaratmak gerektiğinin farkına varınca da çare aramaya başlamışlar. Dolar taşımanın bile suç olduğu 70’li yıllarda bir şekilde kaçak dolar bulmuşlar ve adını duydukları ama ne gördükleri nede bildikleri Hindistan Cevizi’ni getirtmişler. Eksik olan parça da tamamlanınca Biga Cevizli Lokumu gerçek kıvamına ve lezzetine kavuşmuş. Hala ilk günkü tadıyla değişmeden günümüze kadar gelen bu lokum, usta ile çırağının gururu, Biga’nın ise lezzet markalarından biri olmuş.

1972 yılında Bozdağ Şekerleme olarak kendi dükkanını açan Recep Bozdağ, Biga Cevizli Lokumu’nun duayenlerinden. Bu iş sabır işi, daldır çıkart olmaz diyen Bozdağ, bugüne kadar ayakta kalmasını bu sabra ve sahip olduğu formüle bağlıyor. Formülü paylaşmaktan çekinse de yapımı konusunda bilgi vermeyi ve ipuçlarından bahsetmeyi ihmal etmiyor. Cevizleri kırıp ipe dizdikten sonra hazırlanan lokum kazanına bandırma şeklinde cevizler lokum ile kaplanıyor. Bir gün boyunca bu şekilde bekletildikten sonra ikinci kez lokum ile kaplanarak bir gün daha bekletiliyor. Eskiden odun ateşinde kaynatılıp 3-4 saat elle yoğrulan lokum bugün teknolojiden faydalanılarak doğalgazlı ocaklarda makineler ile karılıyor. Günde iki kazan olmak üzere 100 kilogram cevizli lokum üretiyor. Az ama öz üretim yaparak sadece kendi dükkanından perakende satış gerçekleştirmesinin sebebini ise lokum verdiği işletmelerin iyi muhafaza edememeleri sonucu ürünü bozmaları ve kendi markasını lekelemeleri olarak açıklıyor. Recep Bozdağ, lokuma lezzet katan özel formülünün yanında üretim safhasında ki bir ayrıntıya da dikkat çekiyor. Hava sıcaklığına göre maya tutulması gerektiğini vurgulayan Bozdağ, dereceyi iyi ayarlamak gerektiğini çünkü aşırı sıcaklığın lokumu bozduğunu belirtiyor. Raf ömrü 1 yıl olan sade lokuma göre cevizli lokumun 3 ay içersinde tüketilmesi gerektiğini de ekliyor.

Lokumun ve lokumcunun ünü Biga’yı aşıp dünyaya yayılınca çok gelip giden olmuş işi öğrenmek için. İngiltere’den özel olarak gelen bir pastacı, Bozdağı alıp götürmek istemiş. Küçük olsun benim olsun diyen Recep Bozdağ bu teklifi geri çevirirken Kıbrıs’tan gelen başka bir teklifi de reddederek kalfasını göndermiş.

Her derde deva denen Biga Cevizli Lokumunu şeker hastalarının da rahatlıkla yiyebileceği bir tatlı olması açısından önemli olduğunu vurgulayan emektar usta, gerek yarattığı ve yaşattığı lezzet gerekse kutularında Şehitler Abidesi ve Truva Atı gibi fotoğraflarla Çanakkale ve Biga’yı dünyaya tanıtmaktan büyük mutluluk ve gurur duyuyor…