Türkiye’nin oksijen depolarından Kaz Dağları’na yapılmak istenilen altın madenine karşı doğa ve yaşam için başlatılan ‘Su ve Vicdan Nöbeti’nde 7’den 70’e binlerce insan bir araya geldi. Hep bir ağızdan “Kaz Dağları Andı”nı okuyan 10 binden fazla kişi, yaklaşık 2 kilometrelik yürüyüşün ardından tel örgülerle korunan maden sahasına girdi…
Türkiye’nin oksijen depolarından Kaz Dağları’na yapılmak istenilen altın madenine karşı doğa ve yaşam için başlatılan ‘Su ve Vicdan Nöbeti’nde 7’den 70’e binlerce insan bir araya geldi. Hep bir ağızdan “Kaz Dağları Andı”nı okuyan 10 binden fazla kişi, yaklaşık 2 kilometrelik yürüyüşün ardından tel örgülerle korunan maden sahasına girdi…
Kanadalı altın madeni şirketince yürütülen maden arama faaliyetlerine tepki için bölge sakinleri ve çevreciler, 26 Temmuz’da ‘Su Nöbeti’ başlatmıştı. Nöbet sürdürülürken, çevre il ve ilçelerden de bugün Kirazlı Balaban mevkisine gelen çevreciler, ‘Büyük Su ve Vicdan Nöbeti Buluşması’nda bir araya geldi.
Buluşmada CHP genel başkan yardımcıları Muharrem Erkek, Orhan Sarıbal ve Veli Ağbaba, CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer ile Çanakkale Belediye Başkanı CHP’li Ülgür Gökhan da yer aldı. Altın madeni şirketi tarafından 195 bin ağacın kesildiğini, altın arama faaliyetlerinde kullanılacak siyanürün kentin tek içme suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı’na karışacağını öne süren çevreciler, tepkilerini dile getirdi.
CUMHURBAŞKANI’NA KATLİAMIN DURDURULMASI İÇİN MEKTUP YAZACAĞIZ…
Sıcak havaya rağmen güneşin altında bir araya gelen vatandaşlara seslenen Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan; “Bu Kaz Dağları’nı kurtarma eylemidir. Kaz Dağları dünyanın ikinci oksijen üreten dağıdır. Mitolojik bir tarihe sahiptir. Bu dağ altıncılar tarafından talan edilmektedir. Sizleri bu mücadelemizde yanımızda görmek istiyoruz. Hepinizi Kirazlı-Balaban tepeye bekliyoruz. Bizim tepkimiz çevre için, canlılar için, oksijen ve ekosistem için. Siyasi değil tamamen doğa için mücadele ediyoruz” dedi.
Bakanların görmeden açıklama yaptığını belirten Başkan Gökhan, “Bakanlığın verdiği ağaç sayısı doğru değil. Onları buraya gelip yerinde görmeye davet ediyoruz. Ayrıca Cumhurbaşkanı’na katliamın durdurulması için mektup yazacağız. Sesimizi sadece Türkiye’de değil dünyada da duyuracağız. Kanada Başbakanı’na mektup yazıldı. Hukuki süreç devam edecek. Sonuç alıncaya kadar mücadeleye devam” dedi.
VATANDAŞLAR HEP BİR AĞIZDAN ANT İÇTİ…
Yürüyüş başlamadan önce Balaban mevkiinde toplanan vatandaşlar ilk olarak çevrecilerin kaleme aldığı “Kaz Dağları Andı” da okudu.
İşte vatandaşların hep bir ağızdan okuduğu o ant;
Ağaçların ayakları yok kaçmaya…
Elleri yok dövüşmeye…
Dilleri yok sövmeye…
O halde…
Kaz dağlarımızı biz savunacağız biz…
Bu dağlarda durursa kalbim bir gün…
Düştüğüm yere gömün…
Yüreğim dağ çiçeklerindedir..
ÇEVRECİLER, TEPKİ GÖSTERDİKLERİ MADEN SAHASINA GİRDİ…
Ardından binlerce çevreci, maden sahası alanına yürüyüşe geçti. Kaz Dağları bölgesindeki altın arama faaliyetlerini protesto etmek için düzenlenen yürüyüşte ‘Kaz Dağları hepimizin’ ve ‘Suyuma ve toprağıma dokunma’ pankartları taşındı.
Çevreciler, 2 kilometre yürüyerek, maden sahası giriş kapısına ulaştı. Güvenlik görevlileri ile görüşen CHP’li Sarıbal, maden sahasına girmek için giriş kapısına yöneldi. Bu sırada arkasındaki kalabalık da maden sahasına girdi. Giriş kapısının açılmasını isteyen bazı çevreciler, görevlilere tepki gösterdi. Bunun üzerine kapının tamamen açılmasıyla kalabalık, maden sahasına girdi. CHP’liler, maden sahasında basın açıklaması yaptı. ‘Büyük Su ve Vicdan Nöbeti Buluşması’, maden sahası içine fidan dikimiyle sona erdi.
SENDİKA ŞANTİYEYİ KİLİTLEDİ…
Tarım Orman-İş Sendikası temsilcisi Kamil Aru, beraberindeki heyetle birlikte şantiyeye gelerek kapısını kilitledi. Burada bir açıklama yapan Aru “Bu alanda usulsüz olarak ormanlık alan tahrip edildi. 200 bin ağaç katledildi. Dolayısıyla biz bugün bu sahayı kilitliyoruz. Böyle bir hakkımız var. Anayasal hakkımızı kullanıyoruz. Ayrıca usülsüz bir şekilde doğayı katleden şirket hakkında 6831 Orman Kanunu’nun ilgili maddeleri gereği suç zaptı düzenleyip Cumhuriyet Savcılığına vereceğiz. Bu bir resmi görevdir. Kurum çalışanıyız. Böyle bir hakkımız var. Bu hakkımızı da kullanıyoruz. Kamuoyuna duyuruyoruz.” diye konuştu.
TWİTTER’DA TT OLDU…
Daha önce “su nöbeti” çağrısı yapan Çanakkale Belediyesi bugünkü gösterilere ilişkin Twitter’da “Su ve Vicdan nöbeti büyük yürüyüşü on binlerin katılımıyla gerçekleşti. Türkiye’nin dört bir yanından gelen on binler siyanürlü maden arama faaliyetine dur demek yaşam hakkımız suyumuza sahip çıkmak için maden sahasına yürüdü” açıklamasını yaptı.
Düzenlenen buluşmaya, CHP’li vekiller, doğa dostu dernekler, sivil toplum kuruluşları, aktivistler, yerel, ulusal, uluslararası basın temsilcileri, köşe yazarları, ünlü isimler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Twitter’da da #Kazdağınadokunma etiketi trend oldu.
MOĞOLLAR VE FAZIL SAY KONSER VERECEK…
Büyük Su ve Vicdan Nöbeti kapsamında Moğollar grubu da bugün kent merkezinde doğa katliamına tepki göstermek için konser verecek. Kaz Dağları’nda çevre katliamının bitirilmesi ve kamuoyunun tepkisinin çekilmesi için dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say 18 Ağustos’ta firmanın faaliyet gösterdiği alanda konser verecek.
BÖLGEDE NELER YAŞANMIŞTI..?
45 bin ağacın kesilebileceğini belirten ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) raporuna rağmen Kanadalı şirket Alamos Gold’un faaliyetleri için 195 bin ağaç kesildiği öne sürülmüştü. Tarım ve Orman Bakanlığı, bu sayının 13 bin 400 olduğunu açıklamıştı. Bakanlık ise arama faaliyetlerinin Kaz Dağları’na 40 kilometre uzaklıktaki Kirazlı Balaban Tepesi’nde olduğunu, çalışmaların tamamlanmasının ardından sahanın yeniden ağaçlandırılacağını bildirmişti. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’ndan yapılan açıklama da “Altın dahil, madenlerin aranması ve çıkarılması süreçlerinde doğal ortamda siyanür ya da türev bir madde kullanılmamaktadır” ifadeleri yer almıştı.
Çok sayıda tepki alan olay sonrası bir çok siyasi, ünlü isim ve vatandaşlar Kaz Dağları’nda yapılan katliamın durdurulması çağrısında bulunmuştu. Ayrıca 26 Temmuz’da Çanakkale Belediyesi öncülüğünde maden şantiyesinin yakın bir alanına kamp kurularak ‘Su ve Vicdan’ nöbetlerine başlanmıştı.