Altın Madenciler Derneği Başkanı Hasan Yücel, 2017`de 22 ton olan altın üretimini 2018`de 27 tona çıkararak sektörde önemli bir sıçrama gerçekleştirdiklerini belirterek, “Yatırım aşamasındaki projelerin önümüzdeki 2-3 yılda devreye girmesiyle, Türkiye’nin altın üretimini çok rahatlıkla yıllık 50 tona çıkarabiliriz” ifadesini kullandı…
Altın Madenciler Derneği Başkanı Hasan Yücel, 2017`de 22 ton olan altın üretimini 2018`de 27 tona çıkararak sektörde önemli bir sıçrama gerçekleştirdiklerini belirterek, “Yatırım aşamasındaki projelerin önümüzdeki 2-3 yılda devreye girmesiyle, Türkiye’nin altın üretimini çok rahatlıkla yıllık 50 tona çıkarabiliriz” ifadesini kullandı…
Çanakkale gündeminden düşmeyen ve son günlerde yeniden alevlenen altın madenlerine ilişkin tartışmalara Altın Madenciler Derneği (AMD) Başkanı Hasan Yücel, açıklamalarıyla farklı bir boyut kazandırdı.
Aynı zamanda Lapseki’de faaliyet gösteren TÜMAD Madencilik AŞ’nin Genel Müdürü olan Yücel, yaptığı yazılı açıklamada, hali hazırda AMD çatısı altındaki 22 firmada yaklaşık 10 bin kişi istihdam edildiğini, 2001 yılından 2018 yılına kadar ise toplamda 302 ton altın üretimi gerçekleştirdiklerini kaydetti.
SEKTÖRDE ÖNEMLİ BİR SIÇRAMA GERÇEKLEŞTİRDİK…
Bu süreçte altın üretiminin karşılığı olarak devlete toplamda 60 ton altına eş değer vergi ödediklerini vurgulayan Yücel, “2017 yılında 22 ton olan altın üretimini, 2018 yılında 27 tona çıkararak sektörde önemli bir sıçrama gerçekleştirdik. Yatırım aşamasındaki projelerin önümüzdeki 2-3 yılda devreye girmesiyle, Türkiye’nin altın üretimini çok rahatlıkla yıllık 50 tona çıkarabiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.
SİYANÜRLE ALTIN ARANDIĞINA İLİŞKİN İDDİALAR…
Yücel, Türkiye’de siyanürle altın arandığına ilişkin iddiaların ve haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, şöyle devam etti: “Bilerek veya bilmeyerek madencilik faaliyetlerini engellemeye yönelik girişimler nedeniyle, ülkemiz kendi yer altı kaynaklarını değerlendiremez hale gelmiştir. Madenler ülkenin yer altı zenginlikleridir. Yer altı zenginliklerini değerlendirmede başarılı olamayan ülkeler sanayide dışa bağımlı olmaktan kurtulamazlar.
TÜRKİYE’DE SİYANÜRÜN KULLANILDIĞI DİĞER ALANLARDA…
Madencilik sanayinin hammadde ve ara mal ihtiyacını karşılar, ülkeye döviz kaybettirmez, sürekli döviz kazandırır. Ülkemizde başta sentetik kumaş imalatı-iplik, naylon, plastik, kuyumculuk, boya, ilaç, tarım kimyasalları, galvanizleme, metal kaplama ve elektro teknik olmak üzere başka sanayi dallarında siyanür bileşikleri kullanılmaktadır. Türkiye’de siyanürün kullanıldığı diğer alanlarda ‘siyanür’ üzerinden herhangi bir tartışma yaşanmazken, sadece altın üretimindeki siyanürün tartışılması bu konudaki istismarın ve art niyetin en iyi göstergesidir.”
TÜRKİYE DÜNYA ALTIN TİCARETİNDE ÖNEMLİ BİR İTHALATÇI…
Türkiye’de altın üretiminde kullanılan teknolojinin ABD, Kanada, Avustralya ve İsveç’te kullanılan teknolojinin aynısı olduğunu vurgulayan Yücel, o ülkelerde altın üretimine karşı toplumsal bir tepki yaşanmazken Türkiye’de neden sürekli altın üretiminin engellenmeye çalışıldığının iyi araştırılması gerektiğini ifade etti.
TÜRKİYE DÜNYA ALTIN TİCARETİNDE ÖNEMLİ BİR İTHALATÇI ÜLKE…
Yücel, bunun nedeninin Türkiye’nin dünya altın ticaretinde önemli bir ithalatçı ülke olması olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti: “O kadar ki 24 yılda (1995-2018) 3 bin 842 ton altın ithal etmişiz. Bir başka ifade ile yılda yaklaşık 160 ton altın ithal eden bir ülke konumundayız. Bu kadar altının bugünkü parasal değeri yaklaşık 172 milyar dolardır. Kimse böyle bir ticaretin kesilmesini istemez. Türkiye altın üretmesin, ama ithal etsin diyen çevreler Türkiye’nin altın üretimini engellemek istemektedirler. Bu nedenle belirli sürelerde medyayı kullanarak siyanürle altın arandığını, suların, toprakların siyanürle kirletileceğine, Türkiye’nin bu işten zarar göreceğine dair asılsız iddialarla, kamuoyunu korkutup yönlendirmeye çalışılmaktadırlar.”
ÜRETİM TESİSLERİNDE GÖZLE GÖRÜLEMEYECEK KADAR KÜÇÜK…
İddia edilenin aksine siyanürle altın aranmadığını anımsatan Yücel, siyanürün altının aranması aşamasında değil, altının üretimi aşamasında, altın üretim tesislerinde gözle görülemeyecek kadar küçük katı haldeki altın zerreciklerini çözüp sıvı hale getirmek için kullanıldığını, kullanılan siyanürün de daha sonra arıtmadan geçirilerek çevre ve insan sağlığına zararsız hale getirildiğini belirtti.