HEDİYE SEVENLER BURADA MI ?.

HEDİYE SEVENLER BURADA MI ?.
Yayınlama: 17.12.2023
Düzenleme: 03.01.2024
884
A+
A-

 

Merhaba sevgili okurlar…

Yeni yıl döneminin olmazsa olmaz ritüellerinin başında hiç şüphesiz hediyeleşme geliyor. 31 Aralık gecesi tüm sevdiklerimizle adım atacağımız yepyeni bir yıl, yeni umutları da beraberinde getiriyor.

Geçmişten günümüze gelen yılbaşı hediyeleşme ritüelinin asıl amacı aslında sevdiklerimizin yeni yıla mutlu, umutlu, sevgi dolu bir başlangıç yapmasını sağlamak. Ayrıca kültürümüzün önemli bir parçası olan hediyeleşme, sevdiklerimizle aranızdaki sevgi bağını kuvvetlendiren önemli de bir adım.

Yeni yıl yaklaşırken hediye çekilişleri, yılbaşı ağacımızın altına eşimiz, çocuklarımız alıp veya hazırlayıp koymayı planladığımız hediye fikirleri, tüm reklamlarda, mağaza vitrinlerinde yeni yıla özel indirim ilanları, her yer heyecan ve renk doluyken bu yazımda “hediye” üzerine biraz düşünmek istedim.

Hediye almak kişiye doğrudan karşılık verme yükümlülüğü getirir mi? Hediye beğenilmezse ne olur? Hediye vermek mi, yoksa hediye almak mı insanı daha mutlu eder? Cömertliğin hediye vermekle ilişkisi nedir? En iyi hediye, en pahalı olan mıdır? Arkadaşlık kendi başına bir hediye midir? İnsan kendisine hediye vermeli midir?

Bu hediye mevzusu içten gelir, iyi niyetle gelir, hesapsız kitapsız gelir, şartsız şurtsuz gelir… Oysa ki “Ay şimdi ona aldık, buna almazsak ayıp olur.”, “Müşterilere yılbaşı hediyesi göndermek lazım.”, “Ay ama ona da şu markadan hediye alınmaz, kesin şuradan almalıyız.”, “Bizim çocuk ne zamandır bunu istiyor, mecbur artık istediği oyuncağı alacağız.”, “O bana aldı, benim de almam lazım bir şeyler.” gibi düşüncelerden dolayı amacını aşıp, bugünkü noktalara geldiğinden ciddi şekilde anlamını yitirmiş ve gereksiz bir harcama şekline dönüşmüş durumda. Elbette şu an genelleme yapıyorum ama, bence hepimizin de izlemi bu yönde… Bir zorunluluk, statü göstergesi ya da gösteriş gibi farklı amaçlara hizmet etmeye başladığı an, ne samimiyeti, ne de mutlu etme etkisi olmayan bir durum haline dönüşüyor hediye…

Öncelikle yeni yıl heyecanını sevdiklerimizle paylaşmamız gerektiğini anımsamalı ve sadece o özel kişilere, içimizden geldiği için hediye almakla işe başlamalıyız. Ona ayıp olur, buna ayıp olur diye sevmediğiniz ve içinizden gelmeyen kimseye hediye almanın çok yapmacık olduğunu düşünüyorum. Kendinize yalan söylemeye gerek yok. İnsanlara neden olduğumuzdan farklı görünmeye çalışalım ki…

Hediye konusuna biraz daha odaklanırsak;

Hediye alacağımız kişinin ilgi alanlarını, kişisel özelliklerini, sevdiği renkleri ve kullandığı eşyaları düşünmek ve gerçekten ilgilendiği bir alanla ilgili, ona özel bir hediye almak çok kıymetli diye düşünüyorum. Hediyeyi karşınızdaki kişiyi mutlu etmek için alıyor olduğumuzu asla unutmamalıyız.  Ve bence hediye paketi de önemli bir detay. Özenle paketlenmiş hediyemizin yanına yeni yıl için o kişiye özel dileklerimizi not olarak eklemek çok güzel olmaz mı?

“Her ne hediye alırsanız alın, mümkünse yanına bir tane de kitap ekleyin.” yazıyordu bir online kitap satış sitesinde. Ne güzel bir fikir…

Çocuklara gelirsek; amaçsız oyuncaklar yerine, ufuklarını açacak, onları heyecanlandıracak, bir şeyler öğrenebilecekleri değişik hediyeler almayı önemsiyorum. Herhangi bir müzeye giriş bileti, bir atlas, bir kutu oyunu, resim kursu için birkaç ders almak ya da   gibi hediyeler almak harika fikir bence…

Ama tabi ki bütçe kontrolü her zaman hediye alımlarında ön plana çıkıyor elbette. Hediyenin pahalılığı, çokluğu, büyüklüğü değil de, içerdiği anlam ve taşıdığı duygudur değerli olan… Hediyesiz olmaz ama “hediye” oldukça…

Bu konuya ilişkin Peter H. Reynolds’un “Dünyanın En Küçük Hediyesi”resimli kitabı ile Wilhelm Schmid’in “Hediye Vermek ve Hediye Almak Üzerine” kitabını  okuyabilirsiniz.

Masal kadar güzel, şeker kadar tatlı bir yıl diliyorum…

 

Ebru Mutlu Özdamar                                                                       

Okul Öncesi Eğitimcisi

 

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş