GİZ

 Bir gizden bahsedilir hep. Hz.Süleyman’la başlayan, günümüze dek gelen bir giz. Bu gizi günümüze getiren Haçlı seferleridir aslında. Giz unutulmuş, üzerine perde çekilmişken, ilk Haçlı seferi ile bir araya gelen Tapınak Şövalyeleri gizi tekrar açığa çıkarmışlardır inanca göre ve emperyalizmin doğuşu başlamıştır. Topladıkları himmet paralarının devasa rakamı karşısında mecburen bankacılık sistemini icat etmişler ve paraya dayalı köleliğin ilk adımını atmışlardır. Dünyanın yavaş yavaş küçülmeye ve globalleşmeye başlaması, yönetilmesini kolay kılmıştır sermaye sahipleri için ve bu yapıyı yapının köleleri ile belseme fikri akıllarına gelip takılmıştır. Sürekli borçlu, bazen mutlu ama müebbet köle olmayı kader sanan insan tiplemesi işte böyle çıkmıştır.

İnsanların köleleşmesi emperyalizm için yeterli değildir hiçbir zaman. Asıl olan devletlerin köleleşmesidir ve bunun için de ulaşılmaz bir kara parçası seçilmeli, teknolojik bir canavar yaratılıp kontrol altında tutulmalı ve tüm dünya topraklarında kan, korku ve geleceksizlik hüküm sürmelidir.

ABD’nin temel ilkeleri bunlardır kısaca. Böl ve yönet tekniği geliştirilmiş, toplumlar terör ve savaşlarla kontrol altına alınmış, gelişen teknoloji sürekli satılarak köleliğin kader olması kaçınılmaz bir hal almıştır. Asya, Orta Asya, Afrika’nın tamamı ve Orta Doğu kan gölüne dönünce de emeller yerini bulmuştur emperyal güçler için.

ABD başkanı değişince ne olacak sorusunu soran cahil halk bu gerçeği görmedikçe de sistem değişmeyecektir asla. Yumruk aynı yumruktur aslında, bir varsa el değişmiştir dizelerde ki gibi.

Peki ama nedir bu giz? Tüm dünyanın köleleşmesine vesile olan bu giz nedir? Tapınakçılar halen var mı? Hep duyduğumuz illuminati, masonlar, gül haçlılar, Cizvitler, kabalistler gerçekten var mı?

Şeytan bu işin içinde yerini almış mıdır sizce. Kabala öğretisinin temeli satanist bir düşünce midir? Ülkemizde ki Cizvit okullarından yetişenler bu ülkenin yönetiminde yer almışlar mıdır? Kimdir bunlar?

Bulunduğumuz bölge için konuya yaklaştığımızda ilk Haçlı seferinin sebebi olarak Selçukluları görürüz. Kılıçarslan ve ilk Türk denizcisi aynı zamanda da Kılıçarslan’ın kayınpederi Çaka Bey’dir ilk Haçlı seferinin önemli sebebi. Dönemin Papa’sı Urban kilisenin itibarsızlaşması karşısında çözüm ararken şeytani bir plan yapar ve tüm Hristiyanları bir tek ordu ile birleştirmek ve bu ordunun dayanağının da kilise olmasını sağlamak fikrini uygulamaya koyar. İşte konunun en can alıcı noktasıdır bu. Selçuklunun önlenemeyen yürüyüşünü kırmak gerekir ve kardeşi kardeşe kırdıracak Bizans oyunları başlar. Kudüs’ün ele geçmesi ve Tapınakçıların ortaya çıkması ile artık bölge tam bir güç savaşı merkezi haline gelir. Durdurulamayan Türkleri kontrol etmenin yolunu diğer Türklerde bulmuştur şeytani batılılar. Tam bir ateist olan Hasan Sabbah ve fedaileri ile hem İran, hem de Selçuklu önemli suikastlara sahne olmuş ve bölgemiz resmen dizayn edilmiştir.

Bu işe dur diyebilen sadece Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman, Dördüncü Murat, İkinci Mahmut, Mithat Paşa, Mustafa Kemal Atatürk ve Bülent Ecevit olabilmiştir maalesef. Hepsi de şaibeli ölümleri ile başladıkları işi yarım bırakarak hakka kavuşmuşlardır. Özellikle Kanuninin batı topraklarını da kana bulayan adımları problemin en somut çözümü olmuştur. Rodos Şövalyelerini yok etmesi, Cebelitarık’ın kontrolünü ele alması ve Viyana kapısına otağ kurması batının kabus görmesine yol açmış ve bu bile onlar için tahammül edilemez olmuştur.

Günümüzde işte böyle liderlere ihtiyaç var. Ancak bu lider sadece ülkemiz için olmamalı. Bölgede yaşayan tüm ülkelerin liderleri emperyalizm ile mücadele eden, halkının birbirine düşman olmaması için adil yönetim sergileyebilen bir yapıda olması gerekir ki bu oyunlar bozulsun. İçimizde ki ABD ajanlarını, bölücülüğü destekleyen sermaye yiyicilerini yok etmeliyiz ki hamlelerinin boşa gitmesi karşısında çaresizliğin tadına baksınlar.

Yeni bir Mustafa Kemal’e ihtiyacımız yok, ihtiyacımız olan hepimizin birer Mustafa Kemal olması.