Dünya üzerinde Terör olaylarını en çok gören ve yaşayan ülkenin adı Türkiye’dir. Çok yaşanan faili meçhul cinayetlerin ötesinde, ilk PKK saldırısının olduğu 1984’ten bu yana tam 32 yıldır da gerilla savaşı şeklinde sürdürülen büyük bir terör belasıyla uğraşıyoruz. Köy baskınları, karakol saldırıları, öğretmenlerin öldürülmesi gibi saldırıları seçen PKK terör örgütü 90’lı yılların başlarında verilmeye […]
Dünya üzerinde Terör olaylarını en çok gören ve yaşayan ülkenin adı Türkiye’dir. Çok yaşanan faili meçhul cinayetlerin ötesinde, ilk PKK saldırısının olduğu 1984’ten bu yana tam 32 yıldır da gerilla savaşı şeklinde sürdürülen büyük bir terör belasıyla uğraşıyoruz.
Köy baskınları, karakol saldırıları, öğretmenlerin öldürülmesi gibi saldırıları seçen PKK terör örgütü 90’lı yılların başlarında verilmeye başlayan kararlı mücadele ve 1999 şubatta bebek katilinin ülkemize teslim edilmesinden sonra dağılma sürecine girmiş, özellikle 2001-2002 yıllarında bitme noktasına gelmişti.
“Sıfır terör”noktasında AKP iktidarına huzurlu bir ülke teslim edilmişti. İşte o günlerde BOP gündeme geldi. Büyük Ortadoğu Projesi. Açılımı Ortadoğu’yu yeniden şekillendirme. Libya, Tunus, Mısır’da başlatılan Arap baharı adı altında Amerika tarafından ülke yönetimleri değiştirildi. Biz de ise durum ve yol değişiklikleri yaşanmaya başlamıştı.
Devlet politikası olan “Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır” felsefemiz değişmiş ve “Türkiye’de Kürt sorunu vardır” şekline dönüştürülmüştür. Kürtçe dershaneler açılmış, Kürtçe Tv’ler yayına başlamış, Kürtçe isimler tabelalarda boy göstermeye başlamıştı. Ve bu arada birden çözüm sürecini başlattılar.
Hoş görünmek için okullardan andımız kaldırıldı. “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözünü haykıranlar azınlık durumuna, öz yurdunda parya durumuna düşürüldü. Azdılar, azıttılar. Şehirlere sığınaklar, barikatlar yapıp bombaları yığdılar. Devlet görmedi, istihbarat duymadı. Gözler kör,kulaklar sağır oldu .
Yanlış dış politikalarla Suriye bataklığına çekildik. Şehir savaşları, bomba yüklü araçlar, canlı bombalar her gün yaşanmaya başladı. Ve bol bol şehit tabutları. Terör cephesine başka terör örgütleri dahil oldu. PYD-İŞİD-TAK-KCK Ve 15 Temmuz’da ki darbe kalkışmasıyla beraber FETÖ… Ve şimdi de suikastler.
Burada dikkat çeken bir husus ta eylemler arasındaki zaman kısaltıldı. Hemen hemen her gün bir terör olayını yaşamaya başladık. Çanakkale Savaşlarında gökyüzünden inen yeşil sarılıklılar da yanımızda değil. Ve bir terör ülkesi haline geldik. Bu böyle gider mi sevgili dostlar? Gitmemeli.. Gitmez.. Gitmeyecek..
Öncelikle teröre karşı Türk Milleti topyekün kenetlenmeli ve bütün partiler Devletin yanında yer almalıdır. Galeyana gelinmemeli ve terörün esas amacı olan panikten uzaklaşılmalı ve iç savaş çıkarma hevesinde olan dış güçlerin hedeflerine çanak tutmamalıyız. Atatürk sevgisine sımsıkı sarılmalıyız. Cumhuriyet rejimine bağlılığımızı arttırmalıyız.
Terör bitmeli. Tek isteğimiz huzur Kanın dökülmediği, masumların ölmediği bir Türkiye. Çok mu şey istiyoruz? İktidar sahiplerine de biraz daha sorumluluk, biraz daha ciddiyet, Haydi Türk Milleti; Başarabiliriz istersek…